Print Friendly, PDF & Email

Abant Gölü Tabiat Parkı

 

Abant Gölü Tabiat Parkı’na; Ankara- İstanbul D-100 Devlet Karayolu’nun 203 km. sinden, Ömerler Köyü sapağından ayrılan 22 km. lik asfalt yol ile ulaşılmaktadır. Park alanı; Bolu’ya 33, Ankara’ya 225, İstanbul’a ise 258 km. uzaklıktadır. Tabiat Parkı Düzce’ye 60. km., Mudurnu’ya 20 km. kadardır.

Abant Gölü; Abant Dağları üzerinde oluşmuş bir krater ve birikinti gölüdür. Park alanında 1400 m. den 1700 m. ye kadar yükseklikte olan birçok tepe vardır. Bu tepelerin eğilimi 10-45 arasındadır. Abant Gölü Tabiat Parkı; Batı Karadeniz sıradağlarının Karadeniz sahiline paralel 2. kolunu oluşturan Abant ve Keremali sıradağlarının kolları arasındadır.

Bolu orman varlığı bakımından Türkiye’nin en zengin illerinden biridir. Abant Tabiat Parkı Göl çevresi de, çam, köknar, kayın, meşe, kestane, gürgen, kavak, yabanıl meyve ağaçlarından oluşan zengin bir bitki örtüsüne sahiptir. Tabiat Parkı florasına dahil 84 familyaya ait 332 cins, 660 tür, 147 alt tür ve 69 varyete, toplam 672 taksonun kaydı Uçar (1996) tarafından, Çobanoğlu (1999) tarafından 150 liken türü kaydı verilmektedir. Bu taksonlardan 51’i endemiktir.

Abant bölgesinden iki alt tür ve birde tür seviyesinde üç kuyruklu kurbağa (semender) bilinmektedir. Bunlardan, ilk toplanma yeri (tip yeri) Abant (yaklaşık 1300 m) olan küçük taraklı semenderin Türkiye için endemik bir alt tür olduğu ve dünyada şimdiye kadar başka bir yerde rapor edilmediği bilinmektedir. Bunun yanında yine sadece Abant bölgesinden bilinen Abant fındıkfaresi de bu bölgeye endemik olan memeli bir hayvandır. Yöre ormanları Kızıl geyikler için uygun bir yaşam alanıdır. Omurgalılardan akla gelen ilk isim ise Abant Alası da denilen ve göle endemik olan Salmo turutta abanticus adlı bir alabalıktır.

Çam, köknar, kayın, meşe, kestane, gürgen, kavak, yabanıl meyve ağaçlarından oluşan zengin bir bitki örtüsüne sahiptir. Doğal kaynak değerlerinin yanında, konaklama tesisleri, çadırlı kamp ve günübirlik kullanım alanları ve yaylalarıyla Rekreasyonel kullanım taleplerini karşılayacak kültürel kaynak değerlerine de sahiptir.

Abant Gölü çevresine has gelenek ve göreneklerin başında Bolu İli genelinde yaygın olan, yöresel el sanatları gelmektedir. Bölgeye özgü ahşaptan yapılan bazı eşya ve süsler, hem kullanım hem de ticari amaçlı üretilmektedir. Bunların yanı sıra; kırsal alanlarda el işleri ile el tezgâhlarında yapılan dokumalar ve kumaşlar dikkat çekmektedir. Av tüfeği, bağlama ve kaval yapımı, bölgeye has geleneklerdendir. Yöresel mutfak, halk giysileri ve halk oyunları ise kuşaktan kuşağa aktarılan folklorik ögelerdir. Yaylalarda haziran ayının son haftasında Hacet Bayramı yapılmaktadır. Bu bayramda güreş, at yarışı yapılmakta ve mevlit okutulmaktadır.

Abant Gölü Tabiat Parkı; insanların eğlenmesine, dinlenmesine ve kısa süreli tatil yapmasına, ayrıca bilimsel ve eğitsel amaçlı çalışmalara olanak veren, orman, dağ ve göl peyzajlarının bütünleştiği doğal kaynak değerlerinin yanında, konaklama tesisleri, çadırlı kamp ve günübirlik kullanım alanları ve yaylalarıyla rekreasyonel kullanım taleplerini karşılayacak kültürel kaynak değerlerine de sahiptir. Abant Gölü Tabiat Parkının sahip olduğu doğal peyzaj elemanlarının oluşturduğu kompozisyon, ağırlıklı olarak göknar, sarıçam, karaçam, kayın ve gürgen ağaçlarının oluşturduğu vejetatif orman peyzajının görselliğini, flora ve fauna içerisinde yer alan canlılar için yaşam ortamlarının fiziki hazırlayıcıları olan dağ ve göl peyzajları ile birleştirmektedir. Abant Gölü Tabiat Parkını etkileyen kültürel peyzaj elemanları ise; Tabiat Parkı içerisinde kültürel peyzajın etkileri konaklama tesislerinde ve yaylalarda yoğun olarak hissedilmektedir

Gezi Notları

Abant Gölü Tabiat Parkı’na Mudurnu üzerinden 20 km lik bir mesafeyi katederek ulaştım. Otopark ve otel kısmının girişinin bulunduğu kısım Abant yolu üzerinde kalıyor, Mudurnu yolu üzerinden gelindiği zaman gölün giriş kapısına kadar gitmeden de gölü çevreleyen araç yoluna girilebiliyor. Mudurnu yolunun abant yoluna bağlandığı noktadan sağa dönerek gölü çevreleyen yola girebilirsiniz. Tek yön olduğu için gölün etrafını dolanarak ana giriş kapısına ulaşabilirsiniz. Yol boyu sazlıklar, seyir terasları, piknik yapılabilecek ahşap masa ve üstü açık veya kapalı çardaklarla dolu. Yol çok geniş olmadığı ve tek yönden aktığı için aracınızı istediğiniz yere park edemiyebilirsiniz. Yol boyu geniş alanlarda bulunuyor. Küçük büfeler ve sucuk ekmek yiyeceğiniz restoranlar bulunmakta. Otellerin bulunduğu alanın neredeyse tam karşısında araç park alanı, çardaklar, mangal ocakları ve at arabaları bulunuyor. Yolun devamında ücretli kapm alanı olarak hizmet veren kamp alanıda mevcut. Ağustos ayında gitmeme rağmen havanın çok serin ve rüzgarlı olduğunu söyleyelim. Kamp yapmaya gelecekseniz soğuk için iyi hazırlanıp gelirseniz iyi olur. Genel manada ziyaretçi kalabalığı bayağı çok. Bol bol resim çekinebilirsiniz. Suyu mis gibi ve havasını anlatmaya gerek yok. Otel bölgesi daha kalabalık olduğu için o kısımda fazla vakit geçirmedim. Dünya güzeli gezilecek yerlerimizden biri. Mutlaka ziyaret edin.